En son konular
Giriş yap
Kimler hatta?
Toplam 323 kullanıcı online :: 0 Kayıtlı, 0 Gizli ve 323 Misafir :: 1 Arama motorlarıYok
Sitede bugüne kadar en çok 1614 kişi Paz 10 Tem. 2016, 20:42 tarihinde online oldu.
Istatistikler
Toplam 12710 kayıtlı kullanıcımız varSon kaydolan kullanıcımız: ceren0
Kullanıcılarımız toplam 60796 mesaj attılar bunda 6689 konu
Anahtar-kelime
Sosyal yer imi
Sosyal bookmarking sitesinde After Effects, Photoshop Dersleri, 3DS Max Bilgi Paylaşım Forumları adresi saklayın ve paylaşın
Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
5 posters
After Effects, Photoshop Dersleri, 3DS Max Bilgi Paylaşım Forumları :: After Effects Forum Önerileri :: Konu Dışı (Genel)-Muhabbet sohbet
1 sayfadaki 1 sayfası
Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
Bu yazı mail'ime geldi etkilendim...Gerçekden önemli:
Nasıl bir dünya da yaşıyoruz yaaaa...
Yaşanmış bir öykü...
Bir genç cumartesi gecesi bir partiye gidiyor.
Çok eğleniyor, birkaç bira içiyor
Partiden tanıştığı bir kız ondan çok etkilenmiş görünüyor ve onu başka bir partiye davet ediyor
Hemen kabul ediyor ve diğer partinin gerçekleştiği yerde birkaç bira daha içiyor ve daha sonra anlaşıldığı üzere birileri buna uyuşturucu veriyor
(hangi uyuşturucu olduğu blinmiyor).
Daha sonra bu genç uyandığında içi buzla doldurulmuş bir küvette Çırılçıplak olduğunu anlıyor.
Hala içkinin etkisinde olduğunu hissediyor ve etrafına baktığında yalnız olduğunu anlıyor, etrafına bakıyor göğsünde rujla yazılmış bir kâğıt olduğunu fark ediyor
Kâğıtta şöYLE yazıyor:'112'yi ara yoksa öleceksin!'.
Küvetin yakınında bir telefon görüyor ve hemen 112'yi arıyor
Ama nerede olduğunu, ne içtiğini, kimlerle olduğunu bilmediğini söylüyor
Operatör hemen ona küvetten çıkmasını ve bir aynanın karşısına geçmesini söylüyor
Genç, göğsünde hiçbir anormallik görmüyor ama Operatör sırtına bakmasını söyleyince, sırtında 2 tane büyük yarık olduğunu fark ediyor.
Bunun üzerine operatör, onun tekrar buz dolu küvete dönmesini ve orada ambulansı beklemesini söylüyor
Hastanede yapılan incelemeden sonra, onun 2 Böbreğinin çalınmış olduğu anlaşılıyor Her bir böbrek karaborsada 10.000 Dolar ediyor
( gencin bundan haberi yok tabii ).
Daha sonra anlaşıldığına göre:
2. parti tamamen sahte, bu işe karışan insanların çok iyi tıbbi bilgileri var ve verilen uyuşturucu eğlence amacını içermiyor
Şu anda bu genç hastanede, onu yaşamda tutan bir alete bağlanmış durumda ve hala dokularına uygun bir böbrek bekliyor
Mafya profesyonellerle çalışıyor
Büyük şehirlerde aktif durumda çok böyle grup olduğu biliniyor
New Orleans, New York ve bir söylentiye göre İstanbul ve Ankara'da da faaliyet gösteriyor
Bu mafya çok iyi örgütlenmiş ve finanse edilmiş.
112 bu suçu artık tanıdığından dolayı, kişileri hemen aynaya yönlendirerek, olayın boyutunu anlamaya çalışıyor
bu herkesin başına gelebilir....
Hukuk Fakültesinde okuyan bir arkadaşımdan dün bir Çay muhabbeti
esnasında bunu dinledim
Sultanahmet civarında bir çay bahçesinde oturuyormuş Bir çay söylemiş.
Yan masaya iki adam oturmuş ve onlar da çay söylemişler
Çaylar gelmiş, çayı 2 adama uzatan garsona, adamlar 'yok' demişler, 'delikanlıya ver', daha önce geldi kendisi'
Delikanlıyla 'yok, siz için' vs. gibisinden ufak Şakalaşmalar olmuş
Çaylar yudumlanırken 2 adam yemekte oldukları Bisküvilerden delikanlıya uzatıp 'buyurun, alın'demişler
Delikanlı da kıramamış ve birkaç tane alıp yemiş.
Daha sonra otobüsüne binmek için oradan kalkmış
Otobüse bineceği sırada uykusu gelmeye başlamış, etrafına baktığında çay bahçesindeki adamların kendisini izlediğini fark etmiş ve telaşa kapılmış
Çoğu kimsenin bildiği, Hukuk Fakültesi öğretimüyelerinden birinin de anlattığı bir 911 vakası aklına gelmiş: ( Böbrekleri çalınan birisi ).
Her neyse...
Hemen kendisini alması için arkadaşına telefon etmiş.
Arkadaşı gelmiş ve hastaneye gitmişler.
Doktorun sözleri: Eğer eve gitmiş olsaydın bir daha uyanamazdın.
Çünkü sana verilen uyku ilacı dozajı öldürücü düzeyde!'
Bence mümkün olduğu kadar forward edelim!!!!
YER ISTANBUL....
Bir genç deniz kenarında, bankta yorgunluğunu atmak için oturmaktadır.
Bir müddet tek başına oturduktan sonra 20–22 yaslarında baksa bir genç yanına gelerek bankın diğer ucuna oturur. 2-3 dakika sonra bu gencin arkadaşları olduğu anlaşılan iki akranı daha gelir ellerinde 3 bardak çayla...
Gençler birer bardak kendileri alırlar ve 3.bardağı daha önceden gelip oturmakta olan diğer arkadaşlarına ikram ederler.. Fakat yoğun ısrarlara rağmen arkadaşlarına çayı sevmediğini zaten bildiklerini, bu yüzden de o çayı boşa aldıklarını söyleyerek reddeder... O zamana kadar hiç bir diyaloga girmedikleri arkadaşıma dönerek: 'yaa hocam bu çayı aldık ama arkadaş içmeyecek... bari sen iç de israf olmasın' derler..
İlk basta reddetse de ısrarlara dayanamayıp çayı alır ve içmeye baslar..
Bu arada 3'lu, ne kadar yan yana olsalar da arkadaşımdan bağımsız olarak koyu bir sohbete dalmıştır.. çayın sonlarına doğru baş dönmesi hissetmeye başlar, tabii o an anlar başına bir bela aldığını.. üçü ise sohbetlerine bununla ilgilenmeden hala devam etmektedirler. .
Baş dönmesi ve halsizlikle olduğu yerde durmaktadır. . Bir an kendine gelip bunlardan uzaklaşması gerektiğini düşünerek ayağa kalkar ve biraz ilerdeki otobüs durağına zorda olsa varır..
Fakat 3'lu de bununla birlikte harekete geçmiş ve durağa gelmiştir...
Otobüse binip koltuğa oturduğunda üçü de otobüse binip bunu rahatça görebilecekleri bir yere oturur..
Fakat bu arada artik neredeyse bilincini kaybetmek üzeredir.. Büyük bir gayretle cep telefonunu çıkarıp (teknolojinin gözünü seveyim) arkadaşını arar, başına böyle bir iş geldiğini, o an otobüste olduğunu,falanca durakta ineceğini söyler..
Durağa geldiğinde iner ve arkadaşının kucağına bayılır. . Arkadaşı ise bununla beraber inen 3'lüden şüphelenir. o an orda devriyede bulunan polise durumu bildirir Birlikte hemen bir taksiye binip hastaneye giderler..
Acilde doktorlar imdada yetişir ve arkadaşının yanına gelerek:
Arkadaşın intihar mı etti?' diye sorar. Neden böyle bir şey sorduğunu sorar doktora. Doktor; ' aşırı dozda ilaç almış. Gecikseydiniz kurtaramayabilirdik ' diye cevap verir..
İşin daha ilginci ve can âlici noktasıysa bunların yakalanamaması bu 3'lünün ORGAN MAFYASI çetelerinden olduğu anlaşılır
Yani hala ortalıklarda geziniyorlar.
İzmit depreminde ölülere musallat olan organ mafyaları, işi daha da ileri götürerek canlı insanların peşine düşmektedir... Bu yasanmış bir olay..
Herkesin çoluğu çocuğu ve yakınları var, özellikle İstanbul' Ankara' İzmir' dikkat etsin...
Savaş, ekonomi, Kıbrıs derken hayatin detayları çok korkunç olabiliyor. Sağlıklı ve kazasız belasız günler dilerim..
TANIMADIGINIZYABANCI KISILERDEN NE KADAR KALABALIK BIR ORTAMDA
DAHI OLSANIZ KESINLIKLE YIYECEK, ICECEK V.S. KABUL ETMEYIN. ..
ARTIK INSANLAR ÖLÜ -CANLI INSAN HAYVAN DEMEDEN ACIMASIZCA KATLEDİP PARAYA ÇEVİRMEYE BAKIYORLAR.. .
LUTFEN ÇOK DIKKATLI OLUN...
GaziUniversitesi Tip Fakultesi
Prof.Dr.Murat SEVENCAN
Olacak şey değil demeyin... !!! Bilgilerinize. ..
Nasıl bir dünya da yaşıyoruz yaaaa...
Yaşanmış bir öykü...
Bir genç cumartesi gecesi bir partiye gidiyor.
Çok eğleniyor, birkaç bira içiyor
Partiden tanıştığı bir kız ondan çok etkilenmiş görünüyor ve onu başka bir partiye davet ediyor
Hemen kabul ediyor ve diğer partinin gerçekleştiği yerde birkaç bira daha içiyor ve daha sonra anlaşıldığı üzere birileri buna uyuşturucu veriyor
(hangi uyuşturucu olduğu blinmiyor).
Daha sonra bu genç uyandığında içi buzla doldurulmuş bir küvette Çırılçıplak olduğunu anlıyor.
Hala içkinin etkisinde olduğunu hissediyor ve etrafına baktığında yalnız olduğunu anlıyor, etrafına bakıyor göğsünde rujla yazılmış bir kâğıt olduğunu fark ediyor
Kâğıtta şöYLE yazıyor:'112'yi ara yoksa öleceksin!'.
Küvetin yakınında bir telefon görüyor ve hemen 112'yi arıyor
Ama nerede olduğunu, ne içtiğini, kimlerle olduğunu bilmediğini söylüyor
Operatör hemen ona küvetten çıkmasını ve bir aynanın karşısına geçmesini söylüyor
Genç, göğsünde hiçbir anormallik görmüyor ama Operatör sırtına bakmasını söyleyince, sırtında 2 tane büyük yarık olduğunu fark ediyor.
Bunun üzerine operatör, onun tekrar buz dolu küvete dönmesini ve orada ambulansı beklemesini söylüyor
Hastanede yapılan incelemeden sonra, onun 2 Böbreğinin çalınmış olduğu anlaşılıyor Her bir böbrek karaborsada 10.000 Dolar ediyor
( gencin bundan haberi yok tabii ).
Daha sonra anlaşıldığına göre:
2. parti tamamen sahte, bu işe karışan insanların çok iyi tıbbi bilgileri var ve verilen uyuşturucu eğlence amacını içermiyor
Şu anda bu genç hastanede, onu yaşamda tutan bir alete bağlanmış durumda ve hala dokularına uygun bir böbrek bekliyor
Mafya profesyonellerle çalışıyor
Büyük şehirlerde aktif durumda çok böyle grup olduğu biliniyor
New Orleans, New York ve bir söylentiye göre İstanbul ve Ankara'da da faaliyet gösteriyor
Bu mafya çok iyi örgütlenmiş ve finanse edilmiş.
112 bu suçu artık tanıdığından dolayı, kişileri hemen aynaya yönlendirerek, olayın boyutunu anlamaya çalışıyor
bu herkesin başına gelebilir....
Hukuk Fakültesinde okuyan bir arkadaşımdan dün bir Çay muhabbeti
esnasında bunu dinledim
Sultanahmet civarında bir çay bahçesinde oturuyormuş Bir çay söylemiş.
Yan masaya iki adam oturmuş ve onlar da çay söylemişler
Çaylar gelmiş, çayı 2 adama uzatan garsona, adamlar 'yok' demişler, 'delikanlıya ver', daha önce geldi kendisi'
Delikanlıyla 'yok, siz için' vs. gibisinden ufak Şakalaşmalar olmuş
Çaylar yudumlanırken 2 adam yemekte oldukları Bisküvilerden delikanlıya uzatıp 'buyurun, alın'demişler
Delikanlı da kıramamış ve birkaç tane alıp yemiş.
Daha sonra otobüsüne binmek için oradan kalkmış
Otobüse bineceği sırada uykusu gelmeye başlamış, etrafına baktığında çay bahçesindeki adamların kendisini izlediğini fark etmiş ve telaşa kapılmış
Çoğu kimsenin bildiği, Hukuk Fakültesi öğretimüyelerinden birinin de anlattığı bir 911 vakası aklına gelmiş: ( Böbrekleri çalınan birisi ).
Her neyse...
Hemen kendisini alması için arkadaşına telefon etmiş.
Arkadaşı gelmiş ve hastaneye gitmişler.
Doktorun sözleri: Eğer eve gitmiş olsaydın bir daha uyanamazdın.
Çünkü sana verilen uyku ilacı dozajı öldürücü düzeyde!'
Bence mümkün olduğu kadar forward edelim!!!!
YER ISTANBUL....
Bir genç deniz kenarında, bankta yorgunluğunu atmak için oturmaktadır.
Bir müddet tek başına oturduktan sonra 20–22 yaslarında baksa bir genç yanına gelerek bankın diğer ucuna oturur. 2-3 dakika sonra bu gencin arkadaşları olduğu anlaşılan iki akranı daha gelir ellerinde 3 bardak çayla...
Gençler birer bardak kendileri alırlar ve 3.bardağı daha önceden gelip oturmakta olan diğer arkadaşlarına ikram ederler.. Fakat yoğun ısrarlara rağmen arkadaşlarına çayı sevmediğini zaten bildiklerini, bu yüzden de o çayı boşa aldıklarını söyleyerek reddeder... O zamana kadar hiç bir diyaloga girmedikleri arkadaşıma dönerek: 'yaa hocam bu çayı aldık ama arkadaş içmeyecek... bari sen iç de israf olmasın' derler..
İlk basta reddetse de ısrarlara dayanamayıp çayı alır ve içmeye baslar..
Bu arada 3'lu, ne kadar yan yana olsalar da arkadaşımdan bağımsız olarak koyu bir sohbete dalmıştır.. çayın sonlarına doğru baş dönmesi hissetmeye başlar, tabii o an anlar başına bir bela aldığını.. üçü ise sohbetlerine bununla ilgilenmeden hala devam etmektedirler. .
Baş dönmesi ve halsizlikle olduğu yerde durmaktadır. . Bir an kendine gelip bunlardan uzaklaşması gerektiğini düşünerek ayağa kalkar ve biraz ilerdeki otobüs durağına zorda olsa varır..
Fakat 3'lu de bununla birlikte harekete geçmiş ve durağa gelmiştir...
Otobüse binip koltuğa oturduğunda üçü de otobüse binip bunu rahatça görebilecekleri bir yere oturur..
Fakat bu arada artik neredeyse bilincini kaybetmek üzeredir.. Büyük bir gayretle cep telefonunu çıkarıp (teknolojinin gözünü seveyim) arkadaşını arar, başına böyle bir iş geldiğini, o an otobüste olduğunu,falanca durakta ineceğini söyler..
Durağa geldiğinde iner ve arkadaşının kucağına bayılır. . Arkadaşı ise bununla beraber inen 3'lüden şüphelenir. o an orda devriyede bulunan polise durumu bildirir Birlikte hemen bir taksiye binip hastaneye giderler..
Acilde doktorlar imdada yetişir ve arkadaşının yanına gelerek:
Arkadaşın intihar mı etti?' diye sorar. Neden böyle bir şey sorduğunu sorar doktora. Doktor; ' aşırı dozda ilaç almış. Gecikseydiniz kurtaramayabilirdik ' diye cevap verir..
İşin daha ilginci ve can âlici noktasıysa bunların yakalanamaması bu 3'lünün ORGAN MAFYASI çetelerinden olduğu anlaşılır
Yani hala ortalıklarda geziniyorlar.
İzmit depreminde ölülere musallat olan organ mafyaları, işi daha da ileri götürerek canlı insanların peşine düşmektedir... Bu yasanmış bir olay..
Herkesin çoluğu çocuğu ve yakınları var, özellikle İstanbul' Ankara' İzmir' dikkat etsin...
Savaş, ekonomi, Kıbrıs derken hayatin detayları çok korkunç olabiliyor. Sağlıklı ve kazasız belasız günler dilerim..
TANIMADIGINIZYABANCI KISILERDEN NE KADAR KALABALIK BIR ORTAMDA
DAHI OLSANIZ KESINLIKLE YIYECEK, ICECEK V.S. KABUL ETMEYIN. ..
ARTIK INSANLAR ÖLÜ -CANLI INSAN HAYVAN DEMEDEN ACIMASIZCA KATLEDİP PARAYA ÇEVİRMEYE BAKIYORLAR.. .
LUTFEN ÇOK DIKKATLI OLUN...
GaziUniversitesi Tip Fakultesi
Prof.Dr.Murat SEVENCAN
Olacak şey değil demeyin... !!! Bilgilerinize. ..
alpino- O Artık Bir Usta
- Mesaj Sayısı : 1455
Yaş : 30
Nerden : ankara
Meslek : öğrenci
Kullandığınız Programlar : AE,3D,
Reputation : 11
Puanları : 901
Kayıt tarihi : 27/07/08
Geri: Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
Evet doğrudur.Ortam çok kötü oldu artık dışarı çıkılacağı kalmadı.Bunlar gerçekte olmasa dahi olabilecek şeylerdir.
Kendinize çok dikkat edin arkadaşlar.
Kendinize çok dikkat edin arkadaşlar.
ypr- O Artık Bir Kalfa
- Mesaj Sayısı : 969
Yaş : 37
Nerden : xxx
Meslek : xxx
Kullandığınız Programlar : xxx
Reputation : 1
Puanları : 120
Kayıt tarihi : 28/02/08
Geri: Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
Bence doğrudur
alpino- O Artık Bir Usta
- Mesaj Sayısı : 1455
Yaş : 30
Nerden : ankara
Meslek : öğrenci
Kullandığınız Programlar : AE,3D,
Reputation : 11
Puanları : 901
Kayıt tarihi : 27/07/08
Geri: Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
Bencesi sencesi yok doğru zaten.
İstanbul burası.Burada herşey olur.Türkiye'de ne kadar kötü niyetli,pislik insan varsa İstanbul'a toplanmış.Karaborsa mı ararsın,iç organ mafyası mı ararsın hepsi burada.İstanbul'da yürürken 5 dakikada bir insan arkasını dönüp bakmalı.
Çocukla annesi yolda yürüyorlar.
Çocuğun tuvaleti geliyor.
Oradaki bir paralı tuvalete götürüyor çocuğunu.
Çocuk tuvalette biraz uzun kalıyor ve annesi merak edip bakmak için içeri giriyor ( içeride sadece çocuğu var o yüzden çekinmiyor)
Bir de bakıyor çocuğunun iç organları dışarıda ve ölmüş.
Bu da bir başkası:
Yeni taşınan bir karı koca alt kata inip komşularına:
Bakın bizim çocuğun bugün yaş günü sizin çocuğu da gönderin yukarıda eğlensin diyor.(yukarıdan bangır bangır müzik sesi gelmekte.)
Anne baba da karı kocanın iyi niyetine güvenip çocuklarını teslim ediyorlar.
Aradan 2 saat geçince anne meraklanıyor ve yukarıya çıkıp çocuğunu sormak istiyor.
yukarıya çıktığında kapıyı kilitli buluyor.Yetkilileri çağırıp kapıyı kırdığında ise içeride bomboş bir salonun ortasında çalan bir müzik seti buluyor.Çocuğu ise yine aynı durumda.
Düşünün yani.Bunlar İstanbul'da olmuş olaylar.
O yüzden kimseye güvenmemek en iyisi.Yola çıkarken yanımızda değerli eşya bulundurmayalım.Bulunduruyorsak da çaktırmayalım.Ben laptop'umu sırf millet "aa laptop" demesin diye eski bir advantage'ın promosyon çantasında taşıyorum.
Yani gerçekten aslında İstanbul yaşanacak bir şehir değil.
Keşke Orhan Veli'nin dediği kadar masum bir şehir olsa hâla...
İstanbul burası.Burada herşey olur.Türkiye'de ne kadar kötü niyetli,pislik insan varsa İstanbul'a toplanmış.Karaborsa mı ararsın,iç organ mafyası mı ararsın hepsi burada.İstanbul'da yürürken 5 dakikada bir insan arkasını dönüp bakmalı.
Çocukla annesi yolda yürüyorlar.
Çocuğun tuvaleti geliyor.
Oradaki bir paralı tuvalete götürüyor çocuğunu.
Çocuk tuvalette biraz uzun kalıyor ve annesi merak edip bakmak için içeri giriyor ( içeride sadece çocuğu var o yüzden çekinmiyor)
Bir de bakıyor çocuğunun iç organları dışarıda ve ölmüş.
Bu da bir başkası:
Yeni taşınan bir karı koca alt kata inip komşularına:
Bakın bizim çocuğun bugün yaş günü sizin çocuğu da gönderin yukarıda eğlensin diyor.(yukarıdan bangır bangır müzik sesi gelmekte.)
Anne baba da karı kocanın iyi niyetine güvenip çocuklarını teslim ediyorlar.
Aradan 2 saat geçince anne meraklanıyor ve yukarıya çıkıp çocuğunu sormak istiyor.
yukarıya çıktığında kapıyı kilitli buluyor.Yetkilileri çağırıp kapıyı kırdığında ise içeride bomboş bir salonun ortasında çalan bir müzik seti buluyor.Çocuğu ise yine aynı durumda.
Düşünün yani.Bunlar İstanbul'da olmuş olaylar.
O yüzden kimseye güvenmemek en iyisi.Yola çıkarken yanımızda değerli eşya bulundurmayalım.Bulunduruyorsak da çaktırmayalım.Ben laptop'umu sırf millet "aa laptop" demesin diye eski bir advantage'ın promosyon çantasında taşıyorum.
Yani gerçekten aslında İstanbul yaşanacak bir şehir değil.
Keşke Orhan Veli'nin dediği kadar masum bir şehir olsa hâla...
boronzox- Forum Yöneticisi
- Varsa Çalıştığınız Firma : Friilens
Mesaj Sayısı : 8984
Yaş : 32
Nerden : İstanbul
Meslek : Moşın Dizaynır
Kullandığınız Programlar : After Effects CS4
Reputation : 130
Puanları : 2428
Kayıt tarihi : 07/03/08
Geri: Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
Konunun içeriği bi yana şöyle bişi eklemek istiyorum
Forward mailler genelde para için dağıtılıyor.Eğerki bu şekilde mail göndermek isterseniz size geleni değil siz kendi ağzınızla yazarak gönderin.Gelen bu forward maillerde dikkat edin en altta reklamlar var.Bu maili ilk gönderen kişi belli sayıya ulaşınca mail firmalarından para alıyor.Konuya bişi dediğim yok ama sırf vicdan,dini duygu gibi insanların maneviyatından faydalanarak para kazananlarada engel olalım lütfen.
Gelen maili direk gönderme kendi ağzınla yaz ve gönder eğer birilerini bilinçlendirmek istiyorsan.
Forward mailler genelde para için dağıtılıyor.Eğerki bu şekilde mail göndermek isterseniz size geleni değil siz kendi ağzınızla yazarak gönderin.Gelen bu forward maillerde dikkat edin en altta reklamlar var.Bu maili ilk gönderen kişi belli sayıya ulaşınca mail firmalarından para alıyor.Konuya bişi dediğim yok ama sırf vicdan,dini duygu gibi insanların maneviyatından faydalanarak para kazananlarada engel olalım lütfen.
Gelen maili direk gönderme kendi ağzınla yaz ve gönder eğer birilerini bilinçlendirmek istiyorsan.
ypr- O Artık Bir Kalfa
- Mesaj Sayısı : 969
Yaş : 37
Nerden : xxx
Meslek : xxx
Kullandığınız Programlar : xxx
Reputation : 1
Puanları : 120
Kayıt tarihi : 28/02/08
Geri: Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
Aynen katılıyorum.
Bugüne kadar hiçbir forward maile karşılık vermedim.
Bu arada Yiğit abi msn'e gelebilir misin?
Bugüne kadar hiçbir forward maile karşılık vermedim.
Bu arada Yiğit abi msn'e gelebilir misin?
boronzox- Forum Yöneticisi
- Varsa Çalıştığınız Firma : Friilens
Mesaj Sayısı : 8984
Yaş : 32
Nerden : İstanbul
Meslek : Moşın Dizaynır
Kullandığınız Programlar : After Effects CS4
Reputation : 130
Puanları : 2428
Kayıt tarihi : 07/03/08
Geri: Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
Göndermedim saten.Forumada editleyerek koydum.Ordaki forward ın anlamını bilmediğim için silmedim
alpino- O Artık Bir Usta
- Mesaj Sayısı : 1455
Yaş : 30
Nerden : ankara
Meslek : öğrenci
Kullandığınız Programlar : AE,3D,
Reputation : 11
Puanları : 901
Kayıt tarihi : 27/07/08
Geri: Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
Çok doğru söylüyorsunuz özelliklede istanbulda yaşayanlar yani ben mesela çok dikkat etmem gerekiyor offf şu üç günlük dünyada niye böyle kötülükler var ben bunu hiç anlamıyorum ve hiçte anlamıyacağım çok kızıyorum çok bu tarz insanlara çok kızıyorum insan gibi insan olsalarda şu üç günlük yalan dünyada güzel güzel yaşayıp gitsek ne olur sanki he insanlar sizlere sesleniyorum size ey gidi hey bunları diyorum ama boş bunuda biliyorum çünkü hiç birşey değişmeyecek bu zamana kadar değişmediyine göre bundan sonra hiçmi hiç değişmeyecek çok acı çok :( belki inanmayacaksınız ama ister inanın ister inanmayın yaşım yirmi altı ve bu bu yaşıma kadar doğru düzgün bir insanla tanışıp arkadaş olmuş arkadaşlık yapmış bir insan değilim ne kız nede erkek şimdi birşeyler daha yazmak isterdim fakat çok uzar beni biliyorsunuz en ince detayına kadar indiğim için ama şunu söyliyim genelde bu konular erkeklerden başımıza geldiği için örnek veriyorum daha öncedende hep dediğim gibi bu yaşıma kadar çıktığım biri hiç olmadı yani bir erkek arkadaşım olmadı tabiki sosyal hayatlarım oldu o zamanlarda kızlı erkekli ortamlarda bulundum ama ne dir günaydın iyi günler iyi akşamlar iyi geceler vesayre şeklinde ama bunu kırdım ve sadece senesini söyliyim 2005 senesinde biriyle tanıştım ve halandaha görüşüyoum burda demek istediği şey şu ben bir erkekle değil dört sene dört saat dört hafta dört ay bile görüşmeye devam etmezken yani edemesken dört senedir görüşüyorum ben düşünün ben böyle bir insanken anlata biliyor muyum?
ALLAH razı olsun kendisinden benimle bu seneye kadar arkadaşlığını sürdürdüğü için kendisine olan saygım ve sevgim sonsuzdur bu güne kadar ne ben kendisini nede kendisi beni hiç üzmemişimdir ve üzmemiştir çünkü birbirimize olan saygı ve sevgimiz var onun için benim gönlüm rahat dilerim bu hep böylede gider AMİN
NOT: açtığınız konuyla ilgili bir mesaj yazıp yolladım bilginiz olsun.
Saygılar
Hale
ALLAH razı olsun kendisinden benimle bu seneye kadar arkadaşlığını sürdürdüğü için kendisine olan saygım ve sevgim sonsuzdur bu güne kadar ne ben kendisini nede kendisi beni hiç üzmemişimdir ve üzmemiştir çünkü birbirimize olan saygı ve sevgimiz var onun için benim gönlüm rahat dilerim bu hep böylede gider AMİN
NOT: açtığınız konuyla ilgili bir mesaj yazıp yolladım bilginiz olsun.
Saygılar
Hale
Hale- O Artık Bir Usta
- Mesaj Sayısı : 4294
Yaş : 42
Nerden : İstanbul
Meslek : Yok
Reputation : 4
Puanları : 1160
Kayıt tarihi : 29/09/07
Geri: Hepimizin bildiği ama önemsemediği bir şey....
alpino öncelikle bu paylaşım için ve bilgilendirdiğin için teşekkür ederim anlatmış olduğun olayları bende duydum gerçek olmasa bu kadar zamandır bu kadar duyulmazdı dimi..tekrar teşekkür ederim
xxxsinanizm- O Artık Bir Kalfa
- Mesaj Sayısı : 259
Yaş : 34
Nerden : İstanbul/Haznedar
Meslek : Makine Kalıp Öğrencisi
Kullandığınız Programlar : Adobe PhotoShop CS3,Adobe AfterEffect CS3,Solid Works 2008Auto CAD,CAD-CAM,Cimetro,Paint
Reputation : 0
Puanları : 1
Kayıt tarihi : 14/02/09
After Effects, Photoshop Dersleri, 3DS Max Bilgi Paylaşım Forumları :: After Effects Forum Önerileri :: Konu Dışı (Genel)-Muhabbet sohbet
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Salı 25 Ocak 2022, 16:12 tarafından ytusinema
» epic games reklamı
Perş. 12 Eyl. 2019, 14:02 tarafından ainoslu.22
» Hesap silimi ya da banlanma
C.tesi 31 Ağus. 2019, 09:04 tarafından gariban
» 10. Yıldız Kısa Film Festivali Geliyor!
Paz 14 Mayıs 2017, 10:38 tarafından ytusinema
» After Effects Uzmanı Aranıyor (Ankara)
Cuma 14 Nis. 2017, 13:58 tarafından Kün Medya Yapım
» İÇERİ BAK LÜTFEN KAFAYI YİCEM
Salı 11 Nis. 2017, 10:55 tarafından korsankirici
» After Effects - Neon Text Efekti - Ders 8
Perş. 30 Mart 2017, 15:32 tarafından theyamak
» After Effects - Tanıtım Animasyonu Kurumsal - Ders 7
Perş. 30 Mart 2017, 15:31 tarafından theyamak
» After Effects - Retro Intro Yapımı - Ders 6
Perş. 30 Mart 2017, 15:31 tarafından theyamak